Karahacip İsyanı 2.Bölüm
Cemil Cahit
Bey, bugünlerde Zile’ de olduğundan ve asayişi sağlamakla uğraştığından
Mecitözü ve Havza’ daki birlikleri Ortaköy’ e gönderir. Birliklerin başında
tümen topçu alay komutanı Binbaşı Mehmet (Pire Mehmet) vardır. Ancak asker
sayısı az olduğundan, bir şey yapılamaz. Bu nedenle Çorum’ dan yardım istenir. Çorum
o dönemde sancak merkezidir ve Cemal Bardakçı Çorum mutasarrıfıdır.
Cemal Bey
durumu söyle anlatır:
“-Mecitözü
kaymakamı topçu kumandanı Pire Mehmet Bey ile vali Nemci beyin kardeşi Osman,
milli aşireti reisi Veli ve Piroğlu İbrahim beylerin asilere karşı teşkilat
yapmakta olduklarını ve kaza merkezi ile köylerin muhafazası için tedbirler
alınmakta olduğunu bildiriyor, fakat Zile’ de mağlup olduktan sonra kazanın
Ortaköy nahiyesi köylerine dağılan bir kısım asilerin kendilerini toplamalarına
mahal ve meydan kalmamak üzere Çorumdan kâfi kuvvet gönderilmesini ısrarla
talep ediyordu.” (Anadolu İsyanları s.165)
Binbaşı Mehmet
Bey komutasındaki milli kuvvetler 14 Haziran 1920 günü Mecitözü’ nden Ortaköy’
e hareket ederler. Binbaşı Mehmet Beyin emrinde Havza’ dan gelen birlikler de
vardır. Amasya’ dan da Milli aşireti reisi Veli Bey otuz kişilik bir kuvvetle
Ortaköy’ e hareket eder. Önce İbek köyüne gelir, oradan da Ortaköy’ deki
birliklere katılırlar. Ancak bu birliklerin sayısı 100 ü geçmez. Hemen
belirtelim, Zile’ den kaçan isyancıların çoğu Karahacip köyündekilere
katılırlar. Alaca’ da isyancıların eline geçince, buradan da 420 kişilik bir
grup Karahacip’ e gelir. Sayıları en az
700 en çok 1200 kişi civarındadır. (Milli Mücadelede İç İsyanlar ve Cemil
Cahit’ in Anıları s.108)
Yozgat
isyancıların elindedir. Alaca’ yı da ele geçirmişlerdir. Amaçları Çorum, Amasya
ve Tokat’ ı ele geçirerek Ankara’ ya yürümektir. Böylelikle Büyük Millet Meclisi
kapatılacak, Mustafa Kemal ve milli
mücadele yanlıları bertaraf edilecektir.
Karahacip’ te
isyancıların büyük bir güç teşkil ettiğini görüyoruz. Bu gücün dağıtılması için
çok sayıda askere ve silaha ihtiyaç vardır. Cemil Cahit Bey 17 Haziran 1920 sabahı
10.alayın 2. ve 3.taburları ile tümen süvari bölüğü ve bir dağ topu olduğu
halde Zile-Bacul Köyü-Şerefder-Çekerek ırmağı yolu ile Ortaköy’ e hareket eder.
Emrindeki asker sayısı 150 civarındadır. (Milli Mücadelede İç İsyanlar ve Cemil
Cahit’ in Anıları s.105)
Olayların
geliştiği günler ramazan ayına denk gelmiştir. 18 Haziran 1920 günü Ramazan
Bayramı’ dır. Cemil Cahit Bey birliklerin ağır ilerlemesinden dolayı yanına
sadece süvarileri alarak hızlanır ve 18 Haziran akşamı Ortaköy’ e gelir. Diğer
birlikler arkadan gelmektedirler. Cemil Cahit Bey Ortaköy’ e geldiğinde daha
önceden Ortaköy’ e gelen birlikler Gündoğdu (Karadağ) sırtlarından Karahacip Köyü’ nü ablukaya almış,
isyancıların Ortaköy’ e girmeleri önlemişlerdi. Cemil Cahit Bey, Karacumalı
Veli Bey ile Mehmet Beyi(Pire Mehmet) isyancıları ikna
etmeleri için 19 Haziran günü Karahacibe gönderir.
Karacumalı
Veli Bey, durumu söyle anlatmaktadır:
“-Köye
yaklaşınca üzerimize ateş açıldı. Mukabele (?) etmeden geri döndük. Kumandana
hadiseyi haber verdik. Gece tertibat alınarak şafak sökerken köye hücum
edilmesi muvafık (?) görüldü. Bayram Efendi komutasındaki Havza müfrezesi de
bizimle birlikte hareket edecekti. Bir top ile bir de makineli tüfek almamıza
müsaade buyurdular. Yola çıktık. Binbaşı Mehmet Bey de bizimle beraberdi.
Yolda, bizim şimalden (?) Bayram Efendi’ nin de cenuptan (?) köyü sarmamız
kararlaştırıldı. Şafakla beraber köye taarruz ettik. Köy içinde 300 e yakın asi
vardı. Bir müddet müsademeden (?) sonra köyün cenubundaki ormanlık ve bağlık
sahadan istifade ederek kaçmaya başladılar. Bayram Efendi kuvvetleri arasına,
pusuya düşecekler diye sevinirken serbestçe çekilip gittiklerini gördük. Meğer
Bayram Efendi müfrezesi kendisine gösterilen mevkii daha evvel terk ederek
bizim arkamıza geçmiş…Bu sebepten asiler elimizden kurtulmuş oldular. Köye
girdik. Bir müddet sonra Cemil Cahid Bey’ de oraya geldi. Kendilerinin de
peşimizden geleceklerini söyleyerek Alaca istikametinde harekete devam
etmekliğimizi emir buyurdu. Sarı Süleyman köyü yakınlarına gelince efradın (?)
karınlarını doyurmak üzere köye hakim bir tepe üzerinde tavakkuf (?) ettik.
Bu sırada
Alaca tarafından birbiri ardından iki kafile halinde mühim miktarda asilerin
ellerinde beyaz bayraklar sallayarak Sarı Süleyman köyüne girdiklerini gördük.
Meğer bunlar iki gün önce Alaca yönünde Çorum
kuvvetlerini mağlup ve esir eden Halid Bey kumandasındaki asilermiş. Bir
müddet sonra müsademe (?) başladı. Binbaşı Mehmet Bey topu idare eden Mehmet
Efendi isminde bir mülazıma (?) ateşe başlamasını emretti.
Bir gülle
atıldı, ikincisinde top kapandı. Mehmet Beyle birlikte çok çalıştılar açmak
imkanını bulamadılar. Remzi Efendi adında bir yüzbaşı da makineli tüfeği idare
ediyordu. Fakat mevki arızalı olduğundan bunun bir tesiri görülemedi. Bunun üzerine
asilerin bir kısmı bizimle müsademeye (?) devam ederken, diğer kısmı arkamızı
keserek bizi ateş çemberi içine almaya çalışıyorlardı. Bu minval (?) üzere
akşam oldu. Mehmet Bey Karahacip tarafında iki mevki intihap (?) etmiş. Oralara
çekilmemizi emretti. Çekildik. Mehmet Bey de Bayram Efendi müfrezesiyle birlikte
gitti. Müsademe (?) iki saat daha devam etti. Bir aralık Mehmet Bey benim
yanıma gelerek Bayram Efendi müfrezesinin bırakıp gittiğini haber vererek “bu
gece asilerin sargısından kurtularak selamete çıkmak çaresini bulamazsak yarın
asilerin ellerine düşer perişan oluruz. Kumandan bey efendinin de vaziyetten
malumatı yoktur. Belki onlar ani olarak bir baskına uğrarlar. Buna mahal
kalmamak üzere ben gidip kendilerine haberdar edeyim, siz çekiliniz” dedi.
Mehmet Bey
ayrıldıktan sonra ben Karahacip üstünden Şirin Hatunzade Hüseyin Ağa ile Abbas Ağa
da Karadağ tarafından çekildik. Kaçırmak imkanı bulunmayan top da asiler eline
geçti.” (Anadolu İsyanları s.242-243)
Karahacip İsyanı 2.Bölüm
Reviewed by Tamer Uygur
on
16:14:00
Rating:
Hiç yorum yok: